10 Haziran 2009 Çarşamba

PLAZMA TELEVİZYON TEKNOLOJİSİ BİYOLOJİK SİLAHLARA KARŞI

PLAZMA TELEVİZYON TEKNOLOJİSİ BİYOLOJİK SİLAHLARA KARŞI


Virüslerle ‘soğuk savaş’ dönemi başladı!


Bir gaza enerji verilmesiyle elde edilen maddenin plazma hali biyolojik silah ve virütik hastalıklara karşı yeni bir umut oldu! Virginia Frank Reidy Biyoelektrik Araştırma Merkezi’nde konu üzerine çalışmalar yapan Türk fizikçi icat ettiği ‘plazma kalemi’ni ve ‘soğuk plazma’ teknolojisini anlatıyor.

ÜRÜN DİRİER
urun.dirier@aktuel.com.tr

Önce ‘plazma’ vardı. Bütün madde ondan türedi. Big Bang teorisine göre evren başlangıçta yoğun bir nokta halindeydi ve birden şiddetle patladı. Bazı bilim adamlarına göre bu bir patlama değil, paralel evrenler arasında bir geçişti. Geçiş ya da patlama, birkaç saniye içinde evren o kadar yüksek bir enerjiye sahip oldu ki tümüyle plazma hale geçti. Plazma halden genişlemeye ve soğumaya başlayan evrende galaksiler, gezegenler oluştu, okyanuslar, kıtalar meydana geldi. Yani hammaddemiz ‘plazma’ idi. Bilim insanları bir gaza yeterli miktarda enerji vererek plazma elde edebiliyor günümüz teknolojisiyle. Plazma televizyonlar, florasan lambalar ve plazma klimalar bu teknolojinin kullanıldığı bazı örnekler. Ama bilim gözünü şimdi biyolojik silah yapımında kullanılan ve AIDS, Kuş gribi, Deli dana, Sars gibi salgınlara neden olan virüsleri plazma teknolojisiyle yok etmeye dikmiş durumda. Bu konuda en önemli çalışmalar dünyanın tek biyoelektrik araştırma merkezi olan Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Virginia Frank Reidy Biyoelektrik Araştırma Merkezi’nde yapılıyor. Merkezde ‘soğuk plazmaların farklı biyolojik hücreler üzerindeki etkileri’ni inceleyen araştırma projelerinde görev alan fizik doktoru Tamer Akan, tıpta çığır açan plazma teknolojisini Yeni Yeni Aktüel’e anlattı.


10 saniyede dezenfeksiyon

Gaza verilen enerji ile gaz atomlarından elektronlar kopuyor yani gaz atomları iyonlaşıyor. Elde edilen plazma hal içinde çok sayıda radikal içeriyor. Bu serbest radikaller organizmaların savunma mekanizmalarını bozma özelliğine sahip. Plazmalar bir santimetre küp hacimde yarım trilyondan fazla serbest radikal üretebildiği için herhangi bir bölgeyi zararlı maddelerden arıtmak için son derece uygun. Dr. Tamer Akan, yapılan çalışmalarda zatürre, idrar enfeksiyonu, sivilce, mide iltihabı, kan dolaşımı enfeksiyonu, tifo, yiyecek zehirlenmeleri, menenjit, sinüzit ve şarbona etken olan bakterilerin ‘soğuk plazma’ uygulanarak 5-10 saniye gibi kısa bir sürede yok edilebildiğini söylüyor. AIDS, kolera, Ruam hastalığı, veba, çiçek, sıtma, gazlı gangren, tifo ve konserve zehirlenmelerine sebep olan etken mikroorganizmalar üzerindeki çalışmalar ise sürüyor. Plazma soğutma çalışmalarında üretilen güç kaynaklarının fareler üzerine enjekte edilen kanser hücrelerine de uygulandığını anlatan Dr. Akan, “Böylece ilk kez ilaç ve radyasyon kullanmadan deri kanseri tedavisi yapıldı” diyor. ‘Soğuk plazma’ teknolojisi kanser araştırmaları için de ümit verici görünüyor.


Uzay gemilerinde de kullanılacak

Şu an Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Fizik bölümünde öğretim üyeliği yapan ve burada bir de plazma laboratuarı kuran Dr. Akan’ın Amerika’daki merkez ile ortaklaşa çalışmaları devam ediyor. Bu çalışmalar plazmalar ile hastane, karantina bölgesi ve biyolojik silah kullanılmış geniş alanlarda sterilizasyon sağlamak üzerine. Çalışmalar tamamlandığında teknik bulaşıcı hastalıkların yayılmasını engellemek için havaalanları ve liman gibi bölgelerde kullanılabilecek. Uzay gemileriyle başka gezegenlerden taşınabilecek mikroorganizmalar da ‘soğuk plazma’ ile yok edilebilecek.

Şarbona kesin çözüm

Plazmalar klasik sterilizasyon teknikleri ile öldürülemeyen mikroorganizmaları kolayca yok edebilmeleri sebebiyle de önem arz ediyor. “Örneğin deli dana virüsü yüksek ısılarda dahi öldürülemiyor” diyen Dr. Akan, bir başka zorlu bakteri olarak da şarbon etkenini örnek veriyor. Uzun süre normal koşullarda yaşayabilen şarbon bakterisi ‘bacillus anthraksis’, diğer bakterilere oranla güneş ışığı, sıcaklık ve dezenfektanlara karşı çok daha dayanıklı. 10 gram şarbon sporu 1 ton sinir gazı etkisinde. Suda ve toprakta 80 yıl yaşayabilen şarbon ‘soğuk plazma’ teknolojisi ile yok edilebiliyor. 1979’da Rusya’da bir laboratuar kazası sonucu çıktığı sanılan şarbon salgını 64 kişinin ölümüne sebep olmuştu. 1939- 42 yıllarda Japonya, Mançurya’da başta şarbon olmak üzere çok sayıda enfeksiyon hastalığı esirler üzerinde deneyerek pek çok insanın ölümüne sebebiyet vermişti. Japon kuvvetleri İkinci Dünya Savaşı’nda da üzerine şarbon yerleştirilmiş 500 füze başlığı kullanmıştı. Aynı yıllarda İngilizler İskoçya açıklarındaki Gruinard adasında şarbonla deneyler yaparak ada topraklarının 36 yıl boyunca kullanılamaz hale gelmesine neden olmuştu. 11 Eylül 2001’den sonraki terörist saldırılarda da ABD’deki çeşitli kuruluşlara mektuplar ile toz şarbon sporları gönderilmişti.


Güvenli ve ucuz

Son yıllarda ülkemizde meydana gelen çocuk ölümlerine sebep olan hastane virüslerinin de plazmalar ile yok edilebileceğini belirten Dr. Akan, “Soğuk plazma kullanılan bebek küvözleri üretmek üzerine de çalışıyoruz” diyor. Dr. Akan, soğuk plazmaların oda sıcaklığında olmalarından dolayı ısıya duyarlı cihazların sterilizasyonunda da kullanılabileceğini söylüyor. Örneğin insan vücudu içinde hareket eden ısıya duyarlı mikro kameralar veya diğer pahalı tıbbi cihazlar bir hastada kullanıldıktan sonra steril edilemediği için diğer bir hasta üzerinde kullanılamıyor. Yüksek ısı fırınlarında steril edilemeyen pek çok tıbbi, askeri, biyomedikal cihaz ve bilgisayar çiplerinin soğuk plazmalar ile steril edilebilmesi mümkün. Bugünkü teknolojide yüksek ısı kullanmadan sterilizasyon yapan etilen oksit ve gama ışını gibi yöntemler de kullanılmakta. Ancak bunlar toksik ve radyoaktif atık problemleri yanında son derece pahalı ve birkaç gün süren yöntemler. Plazma ile sterilizasyon ise herhangi toksik atık ya da radyasyon etkisi yapmadığı için güvenli, maliyet açısında da oldukça ekonomik.

Bir kalemde siliyor

Frank Reidy Biyoelektrik Araştırma Merkezi’nde Dr. M. Laroussi, Dr. X. Lu ve Dr. C. Tendora ile birlikte “Plazma Kalem” adını verdikleri bir cihaz da geliştiren Dr. Akan, “Portatif bir cihaz olan kalem saatlerce insan eline tutulduğunda dahi deri dokusuna herhangi bir zararlı etki yapmıyor. Islak, kuru, metal ve plastik gibi çok faklı ortamlarda kolaylıkla kullanılabiliyor. Lokal kullanımlar için üretilen portatif kalem üzerine çalışmalarımız sürüyor. İleride her alanda bu plazma kalemi görebilirsiniz” diye konuşuyor. Kalem onlarca farklı türde bakteri üzerinde denenmiş, özellikle sivilce oluşumuna sebep olan S.aureus bakterilerine karşı başarı sağlanmış. Plazma kalemlerin kullanım alanına girmesiyle bir boğaz iltihabını dışarıdan 10 saniyelik bir uygulama ile yok edebilmek mümkün olacak.


Plazma teknolojisi günümüzde kağıt, otomobil, tekstil ve uçak endüstrisi, elmas ve elektronik çip yapımı, savunma sanayii, kristal büyütme, radar araştırmaları ve uzay teknolojisinde de roketlerin fırlatılmasından yörünge korumasına kadar değişik uygulamalarda kullanılıyor.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

benım için muhtesem bır haber tesekkurler.